Doğruyu söylemek gerekirse Berker Esen’in delege seçimlerinden sonra adaylıktan çekileceğini düşünmüştüm.
“Tavşan Aday” tanımlaması elimde patladı…
Ancak yanılmadığım noktalar da var…
Bütün analizlerimde Esen’in "Özcan Işıklar ile birlikte hareket ettiğini" ısrarla vurgulamam gerçeği yansıtıyordu.
Şimdi CHP kongresi sonrası analizler dizisine başlayalım…
Mümün Koçoğlu, delege sayısı açısından daha üstün olmasına karşın yapmış olduğu strateji hatalarıyla kaybeden taraf olmayı başardı.
Ancak herşeye rağmen çok iyi bir oy aldı…
Koçoğlu, CHP camiasında kişisel olarak geniş tabana sahip bir isim değil.
Dolayısıyla Koçoğlu’nun almış olduğu oylar bir bakıma Özcan Işıklar’a tepki oylarıydı…
Seçimde şu oldu bu oldu; kongre salonunun üst katlarında şöyle görüşmeler oldu, böyle pazarlıklar oldu…
Kör de değiliz, sağır da değiliz, aptal da değiliz…
Her şeyin bal gibi farkındayız…
Ancak, her ne olduysa sonuç olarak Berker Esen bu kongreyi kazandı…
Artık Silivri CHP’nin genç ve çiçeği burnunda bir ilçe başkanı var…
Kendisine kredi açıyoruz…
Kendisine opsiyon veriyoruz…
O nedenle ilk haftalarda kayıtsız şartsız destek olacağız...
Berker Esen’in bundan sonraki süreçte siyasi erkini ispat etmesi gerekiyor.
Kongre kazanmış olmak siyasi erkini ispat etmek anlamına gelmez…
Eğer partiyi Özcan Işıklar’ın kişisel siyasi menfaatlerinden bağımsız bir şekilde yönetebilirse Silivri siyaseti çok büyük bir aktör kazanmış olacak.
Berker Esen’den ilerki yıllarda belediye başkanı da olur miletvekili de olur…
Yok eğer Suna Göçengil gibi partinin değil de Özcan Işıklar’ın kişisel siyasi menfatlerine göre duruşunu şekillendirirse; Silivri’nin siyasi çöplüğünde kaybolur gider…
Umarım hem CHP için hem de Berker Esen için herşey çok güzel olur…