Silivri’deki alevi cemaatiyle Özcan Işıklar arasındaki sorun farklı bir boyuta doğru gidiyor.
Daha önceki yazılarımda da anlatmıştım; Silivri’de iki ayrı Alevi örgütlenmesi var.
Bunlardan birisi Hacı Bektaş Veli Anadolu Kültür Vakfı Silivri Şubesi.
Diğeri de Alevi Kültür Dernekleri Silivri Şubesi.
Özcan Işıklar, aynı Silivrispor’a yaptığı gibi Hacı Bektaş Anadolu Kültür Vakfı Silivri Şube Başkanı Abdullah Kaya ve yönetimini değiştirerek onların yerine eski başkan Rıza Sevimli’yi getirmek istiyor.
Peki niçin böyle yapıyor?
Çünkü 2014 seçimleri öncesinde CHP’deki aday adaylığı sürecinde Rıza Sevimli ve arkadaşları yönetimdeyken, CHP Genel Merkezi’ne “biz CHP’nin Silivri Belediye Başkan Adayı olarak Özcan Işıklar’ı görmek istiyoruz” şeklinde faks çekmişlerdi.
2019’da tekrar aday olmanın hesaplarını yapan Işıklar, bu nedenle hemen bütün sivil toplum kuruluşlarının yapılanmalarını kendi kişisel menfaatlerine göre düzenlemek istiyor.
Ancak evdeki hesap çarşıya uymaz sözünü doğrularcasına; Işıklar’ın Aleviler'le ilgili bu girişimi ters tepti.
Vakfın Silivri şubesini olağanüstü genel kurula götürebilmek için Alevi kökenli meclis üyeleri ve belediye başkan yardımcıları aracılığıyla imza toplamaya çalışan Işıklar’ın talebi vakfın genel merkezi tarafından kabul edilmedi.
Toplanılan imzaların bazıların sahte olabileceğini değerlendiren genel merkez; söz konusu imzaların noter aracılığıyla atılmasını istedi.
Işıklar’ın adamları da o günden sonra da her ne hikmetse aynı imzaları toplayıp yeniden genel merkezin yolunu tutamadı.
Şimdi gelelim Coşkun Aksoy bu işin neresinde sorusuna…
Alevi Kültür Dernekleri Silivri Şube Başkanı ve aynı zamanda da Genel Merkez Denetim Kurulu Başkanı olan Coşkun Aksoy, hem vakfın Silivri’deki yöneticilerine "siz haklısınız, Işıklar yanlış yapıyor” şeklinde beyanlarda bulunuyor, hem de Işıklar ile birkaç defa gizli kapaklı görüşmeler yaparak kendisine destek vaadinde bulunuyor.
Alevi kültüründe böyle ikili oynamak var mı bilmiyorum...
Ancak Coşkun Aksoy’un bu davranışının Silivri’deki bir çok Alevi vatandaşın dikkatini çektiğini de belirtmeden geçemeyeceğim.
Ne demişti Mevlâna?
Ya olduğun gibi görün, ya da göründüğün gibi ol…