Bayram tatili dolayısıyla Silivri içerisindeki trafik yoğunluğu azaldı ve insanlar biraz olsun nefes aldı.
Özellikle terminal bölgesinin gerek E-5 karayolu bağlantı güzergâhı, gerekse çarşı merkezine gelen Başkomutan Caddesi (eski Aliçetinkaya Cad) üzerinde oluşan aşırı yığılma Silivri’de yaşamayı adeta işkence haline getiriyordu.
Bayramdan hemen sonra aynı keşmekeş tekrardan başlayacak olsa da en azından bayram süresince biraz nefes alacağız.
Şimdi bu tafik sorununun hangi sebeplerden kaynaklandığını biraz irdeleyelim…
Silivri’nin kâğıt üzerinde 200 bin, gerçekte ise 300 bin civarında kışlık nüfusu var… Yazın bu nüfus 500 bine, hafta sonları ise günübirlik olarak bir milyona kadar çıkıyor.
Bu vermiş olduğum bilgiler ortalama rakamlardan oluşuyor…
Peki Silivri’nin planlaması bu nüfusa göre yapıldı mı?
Hayır…
Belediye yönetimleri, “proje yapıyoruz” adı altında vatandaşın gözünü boyamak için altyapı hazırlığı yapmadan üstyapı inşa ediyor. Ve böylece eski altyapı, yeni üstyapıyı çekemediği için de aşırı bir yoğunluk ve keşmekeş oluşuyor.
E-5 karayolu üzerinden Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı tarafından yürütülen yol düzenlemesi ilçedeki trafik yoğunluğunun üzerine tuz biber ekti. Evet, proje tamamlandığında Silivri daha bir güzelleşecek ve trafik akışında da kısmi bir rahatlama fark edilecek.
Ancak bu proje dahil olmak üzere şu ana kadar yapılanların hiç birisi Silivri’nin giderek artan trafik sorununa çözüm getiremeyecek…
Hasta bir insana yeni hırka giydirirseniz bir iki gün kadar gözünüze güzel gözükür. Ancak hastalık tedavi edilmediği için o insan sağlıklı olamaz…
Volkan Yılmaz, başarılı gibi gözüken bir belediye başkanı… Silivri’ye çok şeyler katıyor… Ancak sadece “gözüken” işler yaptığı için; ilçeye çakılan her çivi (altyapı uygun olmadığından dolayı) yeni bir yükü de beraberinde getiriyor.
Belediye yönetiminin sloganı neydi?
“Mutlu Silivri”…
Peki mevcut durum ne?
Mutsuz Silivri…
Eziyet çeken Silivri…
İşkence gören Silivri...
Şehir içerisindeki trafik dehşetinde inim inim inleyen Silivri…