Selamünaleyküm Seyit Bey,

Geçtiğimiz cuma günü referandum yoğunluğu sebebiyle zamanınızı almamak için mazeret yazarak pas geçmiştik hatırlarsanız.

O nedenle bugün 58. mektubumuzla yine birlikteyiz…

Öncelikle şunu belirteyim ki; referandumda alınan sonuçlarla ilgili olarak CHP’nin bütün tezlerine inanıyor ve destekliyorum.

YSK’nın taraflı tutumu sebebiyle halkın gerçek iradesinin sonuçlara yansımadığını düşünüyorum.

Tabi bir yerel gazeteci olarak mesleki açıdan beni daha çok ilgilendiren işin Silivri boyutu.

Silivri’deki sandıklardan yüzde 40.15 evet, yüzde 59.85 de hayır çıktı.

Yani sonuç olarak Silivri’de yüzde 60 oranında hayır çıktı diyebiliriz.

İlk bakışta “eh fena değil” diyebilirsiniz…

Gelin şimdi ben size oradan ilk bakışta görünmeyen durumu anlatayım.

Silivri halkının sosyal ve siyasi yapısını ayrıca çok uzun yıllardan bu yana sandıklardan çıkan sonuçları incelerseniz zaten bu sonucun aylar öncesinden bilindiğini de anlarsınız.

Adı kumar ve yolsuzluk iddiaları ile anılan Özcan Işıklar ve CHP ilçe yönetimindeki beş kişi hiç çalışmadan tamamen yatsalardı da yine aynı sonuç çıkacaktı.

Bu yüzde 60 oranın içerisinde kimlerin oyu var?

Silivri’yi biraz inceleseniz buradaki MHP’li seçmenin neredeyse tamamının hayır oyu kullandığını anlarsınız.

Eski ANAP oylarının ve eski DYP oylarının neredeyse tamamının hayır olarak sandığa yansıdığını fark edersiniz.

Özcan Işıklar’ın kankası Muharrem İnce’nin geçtiğimiz hafta Silivri’de yapılan mitinginde Demokrat Parti Silivri İlçe Başkanı Halide Avlu’nun otobüsün üzerine çıkarak seçmeni selamladığını bilseniz “ya kardeşim bu kadar desteğe rağmen sadece yüzde 60 mı aldınız” diye şaşırırsınız…

Seyit Bey,

Gelelim sadede…

Silivri CHP içerisindeki tanıdıklarınıza sorun ve teyit edin lütfen; gerek Özcan Işıklar gerekse ilçe başkanı Suna Göçengil; hayır kampanyasını da her zamanki gibi partilileri ayrıştırarak beş kişiyle birlikte yapmış olmak için yürüttü.

Silivri ve köylerinde sevilen, sayılan, sözü geçen partilileri “aman maazallah yerel seçimde Işıklar’ın karşısında aday olur” korkusuyla çalışmalara davet etmediler.

O kişilerin çalışmalarına katılmadılar…

Onları iterek ayrıştırdılar ve dışladılar…

Somut örnek isterseniz; Silivri’deki Alevi örgütlerinin ortaklaşa düzenlediği ve milletvekillerimiz Ali Şeker ile Candan Yüceer’in konuşmacı olarak hazır bulundukları toplantıya Özcan Işıklar’ın katılmaması, bir tane bile CHP’li belediye meclis üyesinin Işıklar korkusundan katılmaması, "Işıklar’ın kuklası" olarak anılan İlçe Başkanı Suna Göçengil’in katılmaması, CHP ilçe yönetiminden bir kişinin bile yine aynı kaygılarla katılamamasını örnek olarak gösterebilirim...

Seyit Bey,

CHP, Silivri’de Özcan Işıklar’ın babasının çiftliği haline getirildi…

Bu yazdıklarımı buyurun araştırın…

Haftaya 59. açık mektubumuzda görüşmek üzere…

Bye…