Sömürün engellileri...

Bazı şeyler vardır ki yakından baktığımız zaman onu tam olarak fark edemeyiz. Ancak uzaktan bakıldığı zaman "vay be.. ben nelere sahipmişim..." diye düşünürüz. Silivri Belediyesi Engelli ve Yaşlı Koordinasyon Merkezi'nden ve bu merkezin koskoca Büyükşehi

Bazı şeyler vardır ki yakından baktığımız zaman onu tam olarak fark edemeyiz. Ancak uzaktan bakıldığı zaman "vay be.. ben nelere sahipmişim..." diye düşünürüz.

Silivri Belediyesi Engelli ve Yaşlı Koordinasyon Merkezi'nden ve bu merkezin koskoca Büyükşehir Belediyesi üzerinde oluşturduğu kıskançlıktan bahsedeceğim bu yazımda.

Halk arasında belediye konutları olarak da bilinen toplu konutların hemen karşısında, Silivri Stadı'nın bitişiğinde geniş bir bina var. Üzerindeki tabelada Silivri Belediyesi Engelli ve Yaşlı Koordinasyon Merkezi yazıyor.

Özcan Işıklar'ın göreve başlamasından hemen sonra oluşturulan bu merkezde ihtiyacı olan engelli vatandaşlara, engelli çocuklara ve yaşlılara çeşitli hizmetler veriliyor. Örneğin bazı aileler kültür seviyeleri sebebiyle engelli olan çocuklarının bakımını ve takibini (doktor muayenesi ve ilaç gibi) tam olarak yapamıyor. Bu merkezdeki görevliler, muayene günlerinde eve giderek özel araçlarla o çocuğu alıp doktora götürüyor. Daha sonra tekrar evine bırakıyor. Yine bu çocuklara bir takım uzmanlık gerektiren bazı özel bakımlar yapılması gerekiyor. Ailenin, devlet hastanelerinde yapılması teknik olarak mümkün olamayan bu bakımı özel polikliniklere yaptırabilecek imkanı olmuyor. Bu merkezde gerekli bakımlar ücretsiz olarak yapılıyor. Allah korusun ama diyelim ki kısmi felç geçirdiniz. Ve birtakım kültür fizik aygıtlarını kullanarak iyileşme imkanınız var. Çok ciddi yatırımlar gerektiren bu aygıtlar Türkiye'de ancak pahalı tarifeleri ile tanınan özel hastanelerde bulunuyor. Bu özel hastanelere harcayacak milyarlarınız olmadığı için tedaviden asla mahrum kalmıyorsunuz. Çünkü Silivri Belediyesi Engelli ve Yaşlı Koordinasyon Merkezi'nde Uzay Terapi Cihazı adı verilen ve yerçekimi hareketlerine göre özel olarak dizayn edilmiş bir fizik tedavi cihazı var. Eğer ki ihtiyacınız varsa bu cihazdan uzman yardımıyla ücretsiz olarak faydalanabiliyorsunuz.

Yine engelli bir evladınız var ve birtakım psikolojik sıkıntılar yaşıyorsunuz. Psikoloğa gitmeye kalksanız her hafta terapisidir bilmem nesidir yol masrafları ve eziyeti hariç seans başına en az 100 TL'yi gözden çıkartacaksınız. Bu nedenle ihtiyacı olan birçok insanımız psikolojik destek hizmetini bir lüks olarak kabul ediyor. İşte bu merkezde çalışan psikologlarımız var. Psikolojik destek hizmetini düzenli bir şekilde ve ücretsiz olarak veriyorlar.

Kimsesi olmayan ve evlerinden kendi başlarına yaşayan yaşlı insanlarımız var. Bu insanlarımıza evlerinin temizliğinden, yemeklerinin pişirilmesine ve ilaç takiplerine kadar yine bu merkezin görevlileri tarafından hizmet veriliyor.

Bakın hiç abartmadan söylüyorum; bu merkezde ihtiyacı olan insanlara öyle ayrıntılı hizmetler veriliyor ki tek tek anlatsam "yuh artık vallahi de billahi de helal olsun" dersiniz.

Evet...

Silivri Belediyesi Engelli ve Yaşlı Koordinasyon Merkezi'ni anlattık.

Ve şimdi de gelelim fasulyenin faydalarına...

CHP'li Silivri Belediyesi'nin Türkiye'ye örnek olacak derecedeki bu hizmeti (yemin ederim abartmıyorum) AK Parti'yi ve İstanbul Büyükşehir Belediyesi'ni kıskandırıyor.

Peki kıskandıklarını ben nasıl anladım da bu yazıyı yazma ihtiyacını hissettim?

Onu da anlatalım efendim...

İBB, geçtiğimiz yıl içerisinde Silivri Belediyesi'ni taklit ederek Silivri'de sembolik bir merkez açtı.

İyi...

Güzel...

Açsınlar işte ne kadar güzel...

Siyasi rekabet amacı için bile olsa bu yarış en azından engelli vatandaşların daha iyi hizmet görmezine yol açar diye düşünebilirsiniz.

Ama kazın ayağı öyle değil malesef...

Takdir edersiniz ki İBB'nin imkanları Silivri Belediyesi'nin imkanlarından kat be kat daha fazla. Dolayısıyla, Silivri Belediyesi'nin gücünün yetmediği hizmetleri yaparak engelli vatandaşlarınızın daha sağlıklı ve mutlu yaşayabilmelerine katkı sağlansa buna ancak alkış tutardık.

Ancak, İBB yetkilileri, maalesef ki siyasi kaygılar doğrultusunda işin alicengiz tarafına kaçıyor.

Peki ne yapıyorlar?

İşte size bir örnek...

İBB, yıllardan bu yana İstanbul'da yaşayan ve engelli çocuğu olan ailelere; bu çocukların eğitimine destek amacıyla yılda bir kez 200 TL tutarında nakit yardımında bulunuyor.

Bu para azdır çoktur işin o tarafından değilim.

Ancak geçtiğimiz günlerde Silivri'de yaşanan bir olay var ki; İBB'nin engelli ailelerini yanıltarak AK Parti lehine oy avcılığı peşinde koştuğu düşüncesi oluşuyor insanda.

Silivri Belediyesi, İBB'den 200 TL'lik yardımı alacak olan engelli ailelerine kolaylık sağlanması açısından (yollarda perişan olmasınlar diye) yılın belirli günlerinde otobüsle ücretsiz ulaşım hizmeti veriyor. Yani bu insanları otobüsle İstanbul'daki ilgili birime götürüyor ve paralarını aldıktan sonra tekrar Silivri'ye geri getiriyor.

Bu yıl, Silivri'deki İBB merkezi bir duyuru yaparak "İBB'den yardım almak isteyen engelli aileleri Silivri Belediyesi'nin otobüsü ile değil, bizim otobüsümüzle İstanbul'a gidecek" diye haber salıyor.

Ne fark eder ki? O da otobüs, bu da otobüs...

Ve bununla da kalmıyor; Silivri Belediyesi'nden hizmet almaktan gayet mutlu olan engelli ailelerine İBB'nin engelli merkezine kayıt yaptırma ve hizmet alıyormuş gibi görünme zorunluluğu getiriyor.

Mevzuata baktığımız zaman engelli ailelerinin yasal açıdan böyle bir mecburiyetleri yok.

İsteyenler yine Silivri Belediyesi'nin tahsis ettiği otobüsle gayet rahat bir şekilde giderek paralarını alabiliyor.

Ancak, kendi kayıtlarını tam kapasite çalışıyormuş gibi göstermek isteyen İBB görevlileri sosyoekonomik açıdan yeterli kültürü bulunmayan bu aileleri işte böyle kelime oyunları ile kandırarak siyasi açıdan sömürmeye çalışıyor.

Hatta ve hatta bazı engelli ailelerine "yardım alabilmek için AK Parti'ye kayıt yaptırmanız gerekiyor" şeklinde baskı yapıldığı da kulağıma geliyor.

İşte böyle Sevgili Silivrililer,

Hele ki yarın öbür gün bir kaza olur da Silivri Belediyesi'ni bu adamlar ele geçirirlerse, AK Parti'ye kayıt yaptırmadan nefes bile almanıza izin vermeyecekler haberiniz olsun.

Kendi memleketinizde esir haline geleceksiniz...