Belediye

Yılmaz: Eğitime destek olmaya devam edeceğiz

Silivri Belediye Başkanı Volkan Yılmaz, Cem Güner’in sorularını cevapladı.

Silivri Belediyesi, 2019 yılında bu yana fiziki anlamda da çok büyüdü… Volkan Yılmaz’ın belediye başkanlığı döneminde çok sayıda ek hizmet binası yapıldı ve yeni hizmet birimleri açıldı. Örneğin derma çatma bir binada hizmet vermeye çalışan Silivri Engelli ve Yaşlı Koordinasyon Merkezi (SEYKOM) yenilenerek daha kapsamlı bir şekilde hizmet vermeye başladı.

Silivri Eğitim Akademisi açıldı. Gerek üniversite sınavlarına hazırlanan öğrencilere, gerekse KPSS sınavlarına hazırlanan gençlere yönelik destek amaçlı eğitimler verilmeye başlandı. Etüt merkezleri açıldı.

Biri çocuklar için olmak üzere çok sayıda kütüphane açıldı…

İşte bütün bu hizmetlerle ilgili olarak okuyucularımıza daha ayrıntılı bilgi verebilmek amacıyla Silivri Belediye Başkanı Volkan Yılmaz ile birlikte Ömer Seyfettin ve Barış Manço Çocuk kütüphanelerini gezdik.

Bu gezisi sırasında Volkan Yılmaz ile Silivri Belediyesi'nin eğitim hizmetlerini konuştuk.

İşte sorularımız ve Yılmaz'ın cevapları:

CEM GÜNER: Volkan Bey öncelikle bize zaman ayırdığınız için teşekkür ediyoruz.
Son zamanlarda çok sayıda kütüphane açıldığını görüyoruz; belki gözümüzden kaçanlar da olabilir. Görev döneminizde Silivri Belediyesi olarak kaç kütüphane açtınız?


VOLKAN YILMAZ: Kütüphaneler ve kitap okumak hem bir milletin, bir toplumun ihtiyacı olduğu gibi o milletin, o toplumun gelişmesine, toplumun daha ileriye gidebilmesine, daha analitik düşünebilmesine yardımcı olan vasıtalar. Bizim üzülerek müşahede ettiğimiz bir konu oldu. Ben bunu kütüphane açılışında da söyledim; öncelikle bizden önceki arkadaşımızla bazen kıyaslamalara gitmek durumunda kalıyoruz, çünkü benden sonraki dönemde de bu göreve gelen arkadaşlar olursa, onların da benimle kendini kıyaslama veya benimle kendini yarış ettirme gibi bir durumu olacak.

CEM GÜNER: Siyaset yarıştır tabii…

VOLKAN YILMAZ: Kesinlikle… Bakın, on yılda belediye marifetiyle açılan gençlerimizi çatısı altında barındıran kütüphane ya da kütüphaneler var mı diye sorduğumda, kendi kendime baktığımda bir tane bile kütüphane yok. Bakın, biz göreve geldiğimizde şunu söylemiştik: "Köy okullarındaki eksikleri gidermeliyiz, eğitimde fırsat eşitliğini sağlamalıyız." Yerel yönetimler olarak vazifemiz olmadığı gibi düşünülse bile, biz on iki ayrı köy okulumuzun yalnız kütüphaneyle kalmadan; kütüphanesi olmayan, tiyatro salonu olmayan, bilgisayar odası olmayan köy okulu kalmayacak dedik, başladık… Sponsorlarımızla, belediye kasasıyla, ama gördük ki okullarımızın tuvaletleri çok ama çok kötü…

CEM GÜNER: Hijyen açısından çok kötü…

Volkan Yılmaz: Kesinlikle… Yine ECA Holding ve Kütahya Porselen ile yapılan bir sponsorluk marifetiyle tüm köy okullarımızın tuvaletlerini yeniledik. Okul boyalarını yaptık, bahçelerini düzenledik, eksiklerini giderdik ve on iki ayrı köy okulunun içerisine okul kütüphanesi ile başladık esasında. Sonra şöyle bir gerçeği hissettik; bizi kütüphane hizmetlerimizde yavaşlatan, geride bırakan unsur, iki yıldır pandemi ile boğuşmamız. Sokağa çıkma yasağı var, okullar kapalı, kafeler kapalı, kütüphaneler kapalı. Olağanüstü bir dönem. Arkasından bu deprem vesaire. Bunları mazeret için söylemiyorum, o kadar hızlı açığı kapatıyoruz ki biraz önce sizinle gezdiğimiz Barış Manço Çocuk Kütüphanesi ve Etkinlik Alanı’nı açtık. Burada beş binin üzerinde çocuk kitabı var. Sinema salonu var, müzik odası var, boyama atölyeleri var, çocukların ekranla oynayacağı çocuklara zararlı olmayacak oyunlarımız var dijital oyunlarımız. Velhasıl bir annenin çocuğunu getirdiği zaman bir saatini ki saatini değerlendireceği çok önemli bir hizmet oldu. Barış Manço Çocuk Kütüphanesi ve Etkinlik Alanı.

ÖĞRENCİLERE SAĞLIKLI BİR ŞEKİLDE DERS ÇALIŞACAKLARI ORTAMLAR SUNUYORUZ
 

CEM GÜNER: Her isteyen gelebiliyor değil mi?

VOLKAN YILMAZ: Tabi ki, randevulu çalışıyoruz. Belediyemizin sitesinden randevu alınıyor. Çünkü bakın diyorum ya hiçbir şey yapılmazsa, bu şehirde ben beşinci çocuk kütüphanesini yapmıyorum ilkini yapım şehirdeki. Benden önceki arkadaşlar dördünü yapsalardı da ben beşinciyi yapsaydım keşke. Dolayısıyla mecburen randevu ile alıyoruz. Çünkü kilitleniyor ve belli sayıda eğitimcilerimiz var, belli bir sayıda personelimiz var, onların onlara hizmet vermesi gerekiyor çünkü küçük çocuklar. Hemen akabinde geçtiğimiz hafta açtığımız ve biraz önce ziyaret ettiğimiz benim de ortaokul dönemimde özellikle hikâyeyi, kitabı bize sevdiren çok iyi bir asker aynı zamanda iyi bir hikayeci Türk hikayeciliğinin bence yapı taşlarından birisi olan Ömer Seyfettin’in adını verdiğimiz Ömer Seyfettin Kütüphanesi’nin açılışını yaptık. Ömer Seyfettin Kütüphanesi’nde yaklaşık on bine yakın kitabımız var. Kültür Bakanlığımız’la ortaklaşa yaptığımız bir proje. Ve bu kütüphane aynı zamanda bir etüt merkezi. Biraz önce de ne yaptık KPSS’ye hazırlanan bir genç kardeşimizi gördük, dün ziyaretimde iki tane doktor arkadaşımız TUS sınavlarına hazırlanıyorlardı. Niye burası diye merak ettim ve öğrendim ki evde küçük çocukları var ders çalışamıyorlar. Demek ki insanların ihtiyaçlarını karşılayabiliyoruz.

CEM GÜNER: Aynı şekilde üniversiteye hazırlanmak isteyen liseli gençler de kullanabilir…

VOLKAN YILMAZ: Üniversite, LGS aynı zamanda kitap kurdu olan hemşerilerimize de hizmet veriyoruz. Kütüphane kartlarına sahip olan vatandaşlarımız, bir kitabın bu günlerde 200TL 300TL bandında olduğunu düşündüğümüzde kitabı alıyor okuyor on beş gün sonra kitabı geri bırakıyor yenisini alıyor. Düşünsenize ne kadar büyük bir hizmet. İyi bir kitap okuyucusu en az ayda buradan beş kitabı rahatlıkla okuyabilir ve beş çarpı 300 desek 1500TL’lik kitap parasından kitap severleri kurtarıyoruz. Onun dışında da benim önemsediğim şöyle bir şey var Cem Bey; düşünün dört çocuklu bir aileniz var ve 2+1 evde oturuyorsunuz. Her çocuğa bırakın bir çalışma odasını, bir çalışma masasını bir çalışma sehpası bile düşmüyor. Bir de küçük çocuk ilkokulda öbürü lisede, gürültü patırtı aynı dilde konuşamama. Biz akranlarıyla bir kütüphanede etütlerini yapsınlar, okuldan çıkan çocuk eve gitmeden önce gelsin Ömer Seyfettin Kütüphanesi’nde derslerini bitirsin evine öyle gitsin istiyoruz. Ya da üniversiteye hazırlanıyorsa geç saatlere kadar soru çözsün.

CEM GÜNER: Kütüphane saat kaça kadar açık?

VOLKAN YILMAZ: Şu an itibari ile 21:00’a kadar açık tutmayı planlıyoruz ama ihtiyaç halinde, ben bu şehrin belediye başkanıyım bu şehre hizmet etmekle mükellefim, öyle bir ihtiyaç hasıl olduğunda bu kütüphane geç saatlere kadar açık olacak. Bakın şimdi millet bahçemizi açıyoruz. Ayrıca millet bahçemizin içerisinde bir halk kütüphanemiz olacak. Yetmedi, kaymakamlığımız taşınıyor mevcut kaymakamlık binasına da kütüphane yapacağız. Bu vesile ile İçişleri Bakanımız’a, Turizm Bakanımız’a teşekkür ediyorum. Trampa bitti ve Kültür Bakanlığın’a bağlı Kütüphaneler Genel Müdürlüğü’ne tahsis edildi o bina.

CEM GÜNER: Silivri Kaymakamlığı olarak şu anda fiilen kullanılan binadan bahsediyoruz.
 

VOLKAN YILMAZ: Kesinlikle, oraya geç saatlere kadar açık. İçerisinde çay ücretsiz, kahve ücretsiz, kek ve su ücretsiz bir halk kütüphanesi yapacağız. Zaman zaman çorba takviyelerimiz de olacak çocukların sınav dönemlerinde. Orayı da açtığımızda yine bitmiyor. Belediyemizin ek hizmet binası, bakın oraya da 15 metre kapalı alan yapıyoruz bağışlarla. Hayırseverlerle yaptığımız bir bina. Onun üst katı da 2300 metrekare etüt merkezi ve Ziya Gökalp Kütüphanesi olacak.

19 KÜTÜPHANE VE ÜÇ ETÜT MERKEZİ SİLİVRİ’YE HİZMET VERECEK


CEM GÜNER: İkinci bir etüt merkezi.

VOLKAN YILMAZ: Evet, aynı zamanda millet bahçesinin içerisinde de etüt merkezimiz olacak.

CEM GÜNER: Üç adet etüt merkezi olacak toplamda.

VOLKAN YILMAZ: Yani şöyle söyleyeyim, bunlarla beraber tamamen 19 ayrı kütüphaneyi yapmış bitirmiş Silivri’ye sunmuş olacağız.

CEM GÜNER: 19 kütüphane, 3 etüt merkezi halk arasında dershane olarak da biliniyor. Etüt merkezini biraz daha açıklayabilir miyiz kavram karmaşası yaşanabiliyor bazen.

VOLKAN YILMAZ: Şöyle, kütüphanelerin belli bir bölümünde ya da bir katında ders çalışılacak. Kütüphanede kitap okumak veya kitap değiş tokuşu yapmaktan ziyade gidecek bilgisayarlarımız da var, dijital kütüphanemiz de var aynı zamanda. Bilgisayar desteği ile ya da kendi ders kitaplarıyla dersini yapacak, tez dersine hazırlanacak, KPSS’ye hazırlanacak.

ÖĞRETMENLER GEREKTİĞİNDE ÜCRETSİZ ÖZEL DERS VERİYOR

CEM GÜNER: Öğretmen ihtiyacı olursa nasıl çözümlenecek?

VOLKAN YILMAZ: Bütün bunları yapan o ihtiyacı karşılayabilir mi, karşılayamaz mı sizce?

CEM GÜNER: Aslında bu sorunun cevabını ben biliyorum fakat okuyucular açısından soruyorum.

VOLKAN YILMAZ: Silivri’de ne ihtiyaç varsa biz oradayız.

CEM GÜNER: Az önce biz sizinle birlikte gezerken birlikte gördük; görevli öğretmenler tarafından bir öğrenciye özel ders veriliyordu. Silivri Belediyesi’nin öğretmenleri tarafından ücret alınmadan ihtiyaç duyan öğrenciler özel olarak. Örneğin bir tanesi matematik çalıştırılıyordu birebir. Bu müthiş bir uygulama.

VOLKAN YILMAZ: Evet, hemen Ömer Seyfettin Kütüphanemiz’in bitişiğinde bizim Kadir Has Üniversitesi ile işbirliği yaptığımız Silivri Belediyesi Eğitim Akademisi var. LGS ve YKS’ye hazırlanan çocuklarımız hiçbir ücret alınmadan eğitimcilerimizle burada üniversiteye hazırlanıyorlar. Liseye geçiş sınavına hazırlanıyorlar ve burada bir çocuğun dershane ücretinin 75 bin TL bandında olduğunu düşünürseniz artı öğle yemekleri, aş evimiz var hemen altında günde 750 ihtiyaç sahibi vatandaşımıza 750 kişiye yemek çıkarıyoruz aş evimizden. O aş evimizi de yemekhane haline getirdik. Eğitim Akademimizdeki çocuklar yemeklerini yiyorlar, öğle yemeklerini. Yani burada bir aile ortamı var, Silivri ailesi büyüdükçe büyüyor. İhtiyacı olan öğrencileri de gerektiği zaman birebir çalıştırıyor eğitimcilerimiz.


CEM GÜNER: Şimdi şöyle toparlayabilir miyiz; Silivri Eğitim Akademisinden bahsetmişken; ihtiyacı olan bir öğrenci para vermeden, aynı bir klasik tabirle dershane, yeni tabirle etüt merkezi gibi Silivri Belediyesi’nin tesisinde öğretmenlerden ders alabilir, ihtiyaç duyarsa birebir özel çalıştırılır, onun dışında akşama kadar orada çalışırken karnı acıkırsa belediyenin yemekhanesinde yemek yer, çay içer kahve içer, para ödemeyi aklına bile getirmez, hizmetini alır, teşekkür eder ve gider.


VOLKAN YILMAZ: Evet, kesinlikle. Bir de şunu söylüyorum, geçen yıl Silivri’deki özel dershane diye tabir ettiğimiz bu eğitim kurumlarında en başarılı olan, derece yapan kurum Silivri Belediyesi Eğitim Akademisi oldu. Bu yıl göreceksiniz Silivri Belediyesi Eğitim Akademisi’nden çok farklı başarılar çıkacak. Diyorum ya biz büyük bir aileyiz ve giderek Silivri Ailesi olarak her şeyi ortaklaşa ortak paylaşarak büyüyoruz. Biz taraflı tarafsız herkesle sohbet ettiğimizde hizmetlerimizin kimseler için değil herkes için olduğunu onlara hissettirdiğimizi fark ediyoruz Cem Bey.

 
CEM GÜNER: Yani Silivri Belediyesi’nin imkanlarından herkes eşit bir şekilde faydalanabiliyor aslında. Öğrenci de faydalanıyor, çocuk da faydalanıyor, yetişkin insan da faydalanıyor.


VOLKAN YILMAZ: Şöyle söyleyeyim; biz her yıl ilkokul birinci sınıfa başlayan tüm çocuklarımıza kim, nereli, babası kim, annesi kim, hangi partiye üye sormadan hepsinin çanta ve kırtasiye giderlerini karşılıyoruz. Her yıl beş bine yakın öğrencimizin, dar gelirli ailelerimizin çocuklarının okul kıyafetlerini alıyoruz. Bin yüz çocuğumuzun her gün okuldaki beslenme çantasını biz hazırlıyoruz. Her okulda olduğu gün.

BURS VERİYORUZ, DESTEK OLUYORUZ, EĞİTİM MASRAFLARINI KARŞILIYORUZ

CEM GÜNER: İlkokul öğrencilerinin değil mi?


VOLKAN YILMAZ: Tabii, ilkokul 1, 2, 3 ve 4. sınıf. Silivri’de ikamet edip Milli Savunma Üniversitesi ve klasik üniversite sınavlarına giren tüm çocukların sınav ücretlerini biz ödüyoruz. Üniversiteyi kazanan her çocuğa 750 TL hoş geldin bursu veriyoruz. Artı şu an sayıları beş yüze kadar dayandı, tabi ki kriterleri var, şeffaf, hiçbir torpile vesaireye gerek yok. Beş yüz çocuğa da her ay 750 TL, yılda 7500 TL burs veriyoruz. Bakın, bunların hepsi Silivri Belediyesi’nin bir birimi olan Bizden Size Sosyal Market marifetiyle oluyor. Beş bin aileye gıda yardımı yapılıyor. Ayrıca yine 750 kişiye her gün düzenli olarak aşevi vasıtasıyla sıcak yemek veriyoruz. Ve bunların hiçbiri Cem Bey, Silivri Belediyesi’nin kasasından çıkmıyor. Hepsi hayır hasenat sahipleri tarafından yapılıyor. Silivri Belediyesi’nde sosyal belediyecilik nasıl yapılır, sosyal belediyecilik nedir, esasında sosyal belediyecilik kavramını ağzından düşürmeyenlere ders veriyoruz.

CHP BÜYÜK BİR YANLIŞTAN DÖNDÜ…
 

CEM GÜNER: Yani aslında şehir rantı denilen kapital; burada topluma, kamuya geri döndürülüyor Silivri Belediyesi aracılığı ile.

 
VOLKAN YILMAZ: Şu an Engelsiz Yaşam Merkezimiz var. Geçen gün bir iş insanıyla orayı gezdik. Gezerken kıyafet bölümünün dar gelirli ailelerimizin kıyafet ihtiyacını giderdiğimiz çocukların botları, montları vesaire aldığımızı gördü ve  “ben buranın bir yıllık kıyafetini karşılamak istiyorum’’ dedi. Yani bakın özendirilirse, doğru yapılırsa, halka hizmet, hakka hizmettir anlayışıyla yapılırsa sizi o kadar güzel insanlar buluyor ki. Bakın beşinci sağlık ocağımızı yapıyoruz hayırseverler ile. Altı tane 112 Acil Servis Merkezi yaptık hayırseverler ile Silivri ilçe sınırları içerisinde. Sekiz tane sağlık evi yaptık hayırseverler ile. Yemin ediyorum beni buluyorlar Cem Bey ben onları bulmuyorum. Görüldükçe, duyuldukça ve nereye gittiği belli oldukça inanın bu millet o kadar hayırsever bir millet ki. Engelsiz Yaşam Merkezi’ni yaptık Türkiye’nin en donanımlı, en kapsamlı, en kaliteli Engelsiz Yaşam Merkezi. Tamamen bağışla yaptık. Bir tane anaokulu yaptık Erginkan Vakfı ile. Yani çok önemli. Birileri rahatsız olsa da ki niye rahatsız olduklarını çok merak ediyorum ama bilinen bir gerçek onlara soru yöneltiliyor “sizin zamanınızda bu sosyal hizmetler niye yapılmadı? Bu bağışçılar neredeydi? Bu bağışçılarla siz niye irtibat kuramadınız ve niye Silivrimiz’e hizmet edemediniz?” Cumhuriyet Halk Partisi’nin İlçe Örgütü bundan bir yıl önce çok büyük bir yanlışa gitti Allah’tan çok çabuk döndü.

CEM GÜNER: Nasıl bir yanlış?


VOLKAN YILMAZ: Bağışçıları sorgulamaya çalıştılar… Bağışçı aileleri suçlarcasına…. Bunlar hoş olmayan şeyler… Bunlar bu şehre inanan, bu şehrin belediyesine inanıp bu şehrin insanlarına hizmet eden insanlara yapılabilecek esasında insanlığa yapılabilecek en büyük kötülük. Kötü düşünce insanın en büyük düşmanıdır. Ama hatalarından döndüler uyardım kendilerini. Bugün Silivri Belediyesi İstanbul'da, bırakın İstanbul'u, Türkiye'de bu konuda parmakla gösterilen herkesin imrenerek baktığı, gıpta ettiği bir belediye. Onun için gurur duysunlar Silivri Belediyesi ile.

CEM GÜNER: Her isteyen öğrenci Eğitim Akademisi’ne gelebilir mi? Yoksa bir ticari dershaneye gitmeye gücü yetmeyenler için mi kurulan bir tesis?


VOLKAN YILMAZ: Hayır şöyle; tabii ki bir seviye tespit sınavlarımız var. Bu seviye tespit sınavlarında buradaki motivasyonu düşürecek veya bu alanda devam etmesi uygun olmayan çocuklarımızı alamıyoruz. Herkesin üniversite okuması gerekmiyor. Bakın meslek okulu yapıyoruz Gani (Bilici) Bey’le Allah razı olsun yine bağışçı. Yirmi dört derslikli Çanta’da. Gani Bey bağış yapıyor Milli Eğitim Bakanlığı’na. Şimdi bu sınavlar neticesinde belli seviyedeki öğrencilerimizin gelir düzeyini sorgulamadan dershanemizin kapılarını açıyoruz, herkese açık.

CEM GÜNER: Belli bir başarı seviyesi aranıyor herhalde…


VOLKAN YILMAZ: Herkese açık başarı seviyesi sınavından sonra çocuklarımızı buraya kabul ediyoruz.

CEM GÜNER: Hangi branşlarda eğitim veriliyor? Çünkü ben burada dolaşırken tıpkı bir dershane gibi öğretmenlerin de sınıfta ders anlattıklarına tanık oldum.

 
VOLKAN YILMAZ: Tabii şöyle biz sizinle hemen hemen aynı yaştayız. Bir dönem Büyükçekmece Lisesi’nde kısa da olsa beraber okuduk. Türkçe, matematik, sosyal bilgiler. Bu tercihlere göre öğretmenlerimiz uzman eğitimcilerimiz var. Kadir Has Üniversitesi’ne çok teşekkür ediyorum. “Bir işe yaramaz, bu şehre hiç bir faydası olmaz” diye suçlanan Kadir Has Üniversitesi bugün Eğitim Akademimiz’in sponsoru. Eğitimcilerimizin maaşlarını onlar ödüyorlar.

CEM GÜNER: Yine Silivri Belediyesi’nin bütçesinden hiçbir para çıkmıyor bu hizmet karşılığında. Bakın bu da çok önemli.


VOLKAN YILMAZ: Kesinlikle. Binayı bağışçılarımız yapmış, eğitimciler Kadir Has Üniversitesi ve Nakipoğlu ailesi tarafından karşılanıyor. Kadir Has Üniversitesi ile kurduğumuz Tekno Park. Silivri’nin teknoloji gelişimi bölgesi ilan edilmiş, Cumhurbaşkanımız tarafından kararname yayınlanmış ve Silivri Belediyesi’nin Türkiye'de büyük bir üniversite ile ortak olduğu, yani direkt ortağıyız biz bu gelişim bölgesinin ve Tekno Park’ın. Bu Tekno Park bölgeye iş, bölgenin gelişimi, Türk sanayisine, Türk ekonomisine katkı noktasında ve özellikle genç girişimciler, kadın girişimciler ve kadın tekno park temasıyla çok ön plana çıkacak ve herkesin dikkatle takip etmesi gereken bir yatırımımız ve eserimiz. Bu çok gündeme gelmiyor. Bazen Tekno Park kurduk diyince “aa ne güzel ağaçlar falan, park mı kurdunuz?” diyenler de oluyor. Buranın bir teknoloji gelişim bölgesi olduğunu anlayamıyor olabilirler ama bunu bizim anlatmamız gerekiyor. Türkiye’de belediye ile bir üniversitenin iş birliğinde, ortaklığında kurulan ilk ve tek Tekno Park.

CEM GÜNER: Nişantaşı Üniversitesi ile yürütülen bir iş birliği de var. Yine Demiroğlu Bilim Üniversitesi de Silivri’de faaliyete başladı. Tabelayı geçtiğimiz günlerde taktılar.
 
VOLKAN YILMAZ: Şimdi Nişantaşı Üniversitesi ile de geçtiğimiz günlerde üstünde durmadığımız bir haber çıktı: “Silivri Belediye Başkanı mütevelli heyeti olduğu üniversiteye Silivri Belediyesi’nin binalarını tahsis etti’’ şeklinde yanıltıcı bir haber. Bakın birincisi; Nişantaşı Üniversitesi'nin Silivri’de hiçbir ticari faaliyeti yok. Bizim onlara bir protokolle verdiğimiz veya beraber işbirliği yaptığımız Selimpaşa’daki Ahmet Yağcıoğlu Başkanımız tarafından restore edilen belediye binası olarak hizmet veren, sonrasında da geçmiş dönem belediye başkanımız tarafından Fenerbahçe Üniversitesi’ne tahsis edilen, ancak kapısı dahil açılmayan bir bina. Ali Koç ile bizzat görüştük; kendisi ziyaretime geldi. Tahsisi iptal edip, Nişantaşı Üniversitesi ile Silivri Belediyesi iş birliğinde tüm eğitmenlerinin, tüm masraflarının her kuruşunun Nişantaşı Üniversitesi sponsorluğunda olduğu ücretsiz bir güzel sanatlar akademisi var orada.

CEM GÜNER: Silivri’de ikamet eden insanların eğitim aldığı…

VOLKAN YILMAZ: Elbette… Ve ücretsiz. Saz çalıyor, piyano çalıyor, bağlama çalıyor, tiyatro, nota, solfej, şan. Bu dersleri alıyorlar ve ücretsiz. Bütün çocuklara, bütün gençlere ve bunun Nişantaşı Üniversitesi sponsorluğunu yapıyor. Külfeti de Nişantaşı Üniversitesi'nin ve hiçbir ticari faaliyeti yok. Bir de Demiroğlu Bilim Üniversitesi biliyorsunuz Florence Nightingale Hastaneleri'nin de aynı zamanda sahibi olan vakıf. Yalnızca sağlık üzerine tıp fakültesi ve sağlık bilimleri olan bir üniversite de Silivrimiz’e geldi. Çok yakın bir zamanda daha başka yatırımların, tıp fakültesinin tamamını buraya getirecek binaların, kampüslerin yapılması konusunda da iş birliklerimiz olacak. Kimse rahatsız olmasın… Kimse büyüyen, kimse gelişen, kimse kabuğuna sığmayan Silivri’de sırf kendi siyasi partisinde olmayan bir belediye başkanı var diye hazımsızlık içerisinde olmasın Cem Bey.

CEM GÜNER: Aslında yerel seçimlerde siyasi partiden çok kişi unsuru ön plana çıkardı şimdiye kadar, siz de aynı düşüncede misiniz?

VOLKAN YILMAZ: Kesinlikle. Benim burada bu koltukta şu an oturup sizinle bu röportajı vermemin yegâne sebebi de o aslında. Silivri’de en son yapılan kamuoyu araştırmasında bir soru sorulmuş Silivri’deki vatandaşlarımıza. Demişler ki: “Silivri’de belediye başkanı seçerken kişiye göre mi oy kullanırsınız, partiye göre mi?” Yüzde 84’ü kişiye göre oy veririz, yüzde 16’sı partiye göre oy veririz demiş. Bu ne demek?

RAHATSIZLIK VERMEYE DEVAM EDECEĞİZ…
 

CEM GÜNER: Yani başarısız da olsa benim partimden olsun…

VOLKAN YILMAZ: Yüzde 16’sı. Yüzde 84’ü neye göre oy veriyor? Kişiye göre. Emekleri, hizmetleri, iş, aş, Silivri’ye verilen değer, Silivri’de geçirilen vakit, Silivri’ye olan sevgi, Silivri’ye olan aşk hepsi değerlendiriliyor… Bu kamuoyu anketi çok kısa bir süre önce yapıldı, 2 ay gibi bir süre önce. Biz oradan çıkan sonuçlardan da Silivri’de yaşayan vatandaşların, işe, hizmete ve eserlere göre oy verdiğini çok net görebiliyoruz. Cumhuriyet Halk Partisi’nin adayları, aday adayları, genel merkezi, il başkanlığı, büyükşehir belediye başkanlığı da anketlerden çok ama çok rahatsızlar. Ama rahatsızlık vermeye devam edeceğiz bu konuda onlara…

CEM GÜNER: Eğer kısmet olursa ikinci dönem için, şimdi ilk defa bunu soruyoruz size. Eğitim ile alakalı projeleriniz hakkında kısa bir bilgi alabilir miyiz? Mutlaka zaman içerisinde yeni projeler gerçekleşecektir tabi ki...

KADINLARA ÇOK ÖNEM VERİYORUZ
 

VOLKAN YILMAZ: Şunu söyleyeyim, biz Silivri’nin eğitimine, Silivri’nin kültürüne, tarihine, Silivri’nin hayatına yatırım yapmaya devam edeceğiz. Her seslenişimizde ne diyoruz; çocuklar, gençler ve kadınlar. Kadınları da niye bu kadar önemsiyoruz, kadınlar çoluklarının çocuklarının bütün hayatlarını onlara adayan unsurlardır.

CEM GÜNER: Erkekleri de kadınlar yetiştiriyor zaten…

VOLKAN YILMAZ: Tabi ki. Neşet Ertaş’ın da biz deyişi var “kadınlar insan bizler insan oğluyuz”. Onun için biz şunu söylüyoruz; eğitimde özel okullarla devlet okulları arasında açılan bir makas var kabul edelim. Bu makası daraltıp, fırsat eşitliğinin oluşturulmasına katkı sunma adına biz yerel yönetimle olarak görevimizin olmadığı halde biz bu konuda haddimizi aşmaya devam edeceğiz. Bunu da esasında haddi aşmak gibi de değerlendirmemek lazım; asli sorumluluğumuz, asli görevimiz necip Türk Milleti’ne olan borcumuzdur diye düşünüyoruz. Çok ama çok güzel hizmetlerimiz olacak eğitim konusunda gençlere de çocuklara da. Tabi eğitim deyince yalnızca sınav, üniversite sınavı, LGS gibi algılanmasın esasında eğitim her alanda faydalı. Vatana, devlete, millete faydalı bir insan, ailesine faydalı bir insan, yaşadığı mahalleye topluma faydalı bir insan.

CEM GÜNER: Aslında adab-ı muaşeret de bir eğitimdir.

VOLKAN YILMAZ: Kesinlikle. Eğitim ailede başlıyor zaten. Öğretim kısmı da okullarımızda tamamlanıyor. Ama biz hem eğitimde hem öğretimde aktör olmaya, vites yükseltmeye devam edeceğiz. Silivri Belediyesi zaten kabuğunu kırdı. Bugün Türkiye'nin neresine gidersiniz, gidin Cem Bey. Silivri Belediyesi tarım politikalarıyla, afetle mücadele konusunda yapmış olduğu çalışmalarla, gençlerle yaptığı çalışmalarla ve öncü, örnek ve önder projeleriyle Türkiye’nin her yerinde konuşuluyor. Belki buna şahit olmuşsunuzdur, belki olmamışsınızdır ama dedim ya Silivri artık kabuğunu kırdı ve bundan sonra Silivri'nin trendi hep yukarıya doğru olacak. İnşallah Cumhurbaşkanımız’ın ve Genel Başkanımız’ın takdirleri ile Ocak ayının 20-21’inde ilçe adaylıkları açıklanıyor. Bir sunum, takdim yapılacak.

CEM GÜNER: Cumhur İttifakı için tabi bu söylediğiniz.

VOLKAN YILMAZ: Evet, Cumhur İttifakı için. Diğerleri bizi ilgilendirmiyor zaten.

CEM GÜNER: Aşağı yukarı diğeri de aynı tarihlere denk gelecek gibi gözüküyor şu anda.

VOLKAN YILMAZ: Ondan sonra resmi olarak çalışmalara startı vereceğiz. Ama şöyle bir şey var siz beni yakinen esasında takip ediyorsunuz... Biz beş yıl olacak, üç ay sonra; sahadan bir gün bile kopmadık. Biz beş yılımızı tamamlıyoruz; bir gün bile toplumdan, Silivri'deki hayattan, Silivri'deki problemlerden, sıkıntılardan hiç ama hiç elimizi çekmedik. Onun için öyle bir köprü, öyle bir bağ kurduk ki Silivri’de yaşayan hemşerilerimizle; hiç bizim için önemi yok nereli olduklarının, ne yediklerinin, ne giydiklerinin, nasıl yaşadıklarının, neye inandıklarının hiç önemi yok. O kadar güçlü bir bağ kuruldu ki aramızda; ortak paydamız Silivri’de hayatın var olduğu, devam edeceği, mutlu, huzurlu, müreffeh bir yaşam tesis edildiği bir Silivri hayal ediyoruz. Tabi ki bu hayallerimiz, Silivri’ye olan cazibenin, ilginin ve talebin artmasıyla da esasında ne kadar doğru bir yolda olduğumuzu işaretidir diye düşünüyorum Cem Bey.

CEM GÜNER: Teşekkür ediyorum. Eklemek istediğiniz bir şey var mı?

VOLKAN YILMAZ: Ben de teşekkür ediyorum Cem Bey.