Ne demiş atalarımız?
Yalancının mumu yatsıya kadar yanar…
Böyle kelime oyunlarıyla, meslek hileleriyle gazetecilik yapmaya kalktığınız zaman bu işi sizden daha iyi bilen birileri gelir ve ipliğinizi pazara çıkartır.
Konumuz nedir?
Konumuz şudur…
Önce Sezar’ın hakkını Sezar’a verelim…
Silivri Belediye Başkanı ve aynı zamanda İstanbul Büyükşehir Belediye Meclisi’nin doğal üyesi Volkan Yılmaz; İstanbul’da ne kadar fakir fukara varsa hepsinin hayır duasını alacak bir iş yaptı.
İSKİ’de yapılacak olan su zammını engelledi…
Gazeteciliği falan bir kenara bırakırsak bir Silivrili vatandaş olarak kendisiyle gerçekten iftihar ettim.
Ancak burada küçük bir haksızlık var.
Ve haksızlık karşısında susan dilsiz şeytandır…
Volkan Yılmaz’ın İBB Meclisi’ndeki o muhteşem performansının arkasında son derece başarılı bir ekip çalışması var.
Silivri Cumhur İttifakı İBB Meclis Ekibi; MHP ve AK Partili meclis üyelerinden oluşuyor.
Volkan Yılmaz’ın başkanlığını yürüttüğü bu ekibin içerinde Şenoğlu Türkyılmaz var, Sami Barlas var, Filiz Güler var ve Celalettin Yazıcı var.
Su zammının uygulanmamasıyla ilgili teklif MHP ve AK Parti gruplarının ortak kararıyla hazırlandı...
Hürhaber Gazetesi’nin sahibi Sevginar Sali Uygun Hanımefendi bugün “Siyasi Gol” başlıklı bir köşe yazıyor ve kurnazca kelime oyunlarıyla bu işin başarısının sadece Volkan Yılmaz ve MHP Grubu’na ait olduğunu belirtiyor. Dahası, (kendisine reklam-ilan vermeyen) AK Parti Grubu’nun "bu konuda geri kaldığı..." gibi gerçek dışı bir cümleyi de vicdanı zerre kadar sızlamadan kullanabiliyor.
Sevginar Sali Uygun yazısında kelime oyunu yapıyor...
Alınan ortak karardan hiç bahsetmeyerek, sadece görünen kısmı cımbızlayıp yazmak suretiyle “…teklifin altında MHP Grubu adına imzası olan kişiler…” cümlesini kullanarak başta Volkan Yılmaz olmak üzere MHP’li İBB Meclis Üyeleri Şenoğlu Türkyılmaz ile başka ilçeleri temsil eden Ahmet Uzun ve Doğan Gürsoy’un isimlerini belirtiyor.
Evet bu konuda başta Volkan Yılmaz olmak üzere Şenoğlu Türkyılmaz'ın da büyük bir başarısı var.
Ancak; Sami Barlas'ın da Filiz Güler'in de başarısı var...
Uygun’un burada yapmış olduğu kelime oyunu; işin özünü oluşturan MHP ve AK Parti arasında alınan ortak prensip kararı kısmını atlayarak, yazılı önergede sadece MHP’lilerin imzasının olduğunu (görünen kısmını) yazmaktan ibaret...
Yazının devamında kelime oyununun haricinde gerçek dışı bir cümle var ki tamamen gazetecilik ayıbı…
Cümle aynen şu şekilde:
“Silivri ve belirtilen diğer İstanbul köylerinin indirimli su tarifesinden faydalanmasını ise görünen o ki tek dert eden MHP oldu.”
Dilbilgisi itibarıyla kullanılan bu cümlede zaten kurgu ve anlam garipliği var ama onun dışında da tamamıyla yanlış bilgi içeren bir cümle…
Her şeyi bir kenara bırakın; Silivri AK Parti’de Sami Barlas gibi harıl harıl çalışan bir isim var ki; bu insanın çabalarını görmeyeni Allah taş eder…
Hanımefendi, kendisine ilan ve reklam vermeyen AK Parti Grubu’nun bu işteki başarını örteleyerek onları aklı sıra cezalandırmak (!) istemiş.
Peki başarabildi mi?
Hayır başaramadı…
Başaramaz da zaten…
Çünkü artık Nuh Nebi’den kalan yöntemlerle çıkartılan ve tirajı sadece ve sadece 300 – 500 arasında olan Hürhaber'in modası çoktan geçti.
Bu araçlarla siyasi gelişmelerin toplum tarafından algılanmasını dezenforme edemezsiniz.
Silivri’deki basılı yerel gazeteyi sadece yerel siyaset yapanlar ve yerel siyasete meraklı olan 200 kişilik esnaf topluluğu okuyor.
Oysaki biz Silivri’nin internet haber siteleri olarak burada gerçekleri yazıyoruz ve yazdıklarımız; ev kullanıcıları tarafından, yurt dışındaki gurbetçi Silivrililer tarafından; kısacası binlerce Silivrili vatandaş tarafından okunuyor.
Basılı yerel gazete ile yetinmek demek; uzay çağında son sistem çamaşır makinasını bırakarak elle çitileye çitileye çamaşır yıkamaya benziyor.
Anladınız mı İlhan Uygun’un yıllar önce Silivri'deki insanları bıktıran yöntemlerini devam ettirmeye çalışan Hanımefendi,
Silivri gibi Türkiye’nin en dinamik yerel medyasının bulunduğu bir şehirde; Nuh Nebi’den, Akşemseddin’den ve İbrahim Müteferrika’dan kalan yöntemlerle olayları dezenforme edemezsiniz…
Buna izin vermeyiz…