Yerel seçimlere 7 ay kala herkes Silivri belediye başkanlığı görevi için kimlerin aday olacağını konuşuyor. Özellikle de CHP ve AK Parti'nin adayının hangi isimler olacağı en çok merak edilen konular arasında. Biz gazeteciler iyi analiz yaparız. Seçim y
Yerel seçimlere 7 ay kala herkes Silivri belediye başkanlığı görevi için kimlerin aday olacağını konuşuyor.
Özellikle de CHP ve AK Parti'nin adayının hangi isimler olacağı en çok merak edilen konular arasında.
Biz gazeteciler iyi analiz yaparız. Seçim yarışı sırasında adayları, projeleri de vaatleri de sonuna kadar didikleyeceğimizden kimsenin kuşkusu olmasın.
Şimdi seçim dönemine bir ön hazırlık mahiyetinde ufak bir analiz antremanı yapmak istiyorum.
Öncelikle AK Parti'yi analiz edelim...
AK Parti'de belediye başkan adaylığı için öne çıkan üç isim var. Bu isimler Hüseyin Turan, Metin Karakaş ve Tahir Sert
İlçe başkanı Metin Karakaş'a şans vermiyorum.
Çünkü AK Parti'nin en yumuşak karnı diyebileceğimiz aday adayı Metin Karakaş'tır...
Aslında Silivri siyasi tarihine baktığımız zaman en hırslı ve en çok çalışan siyasetçinin Karakaş olduğuna kimse itiraz etmeyecektir zannediyorum.
Ancak gerçek olan birşey var ki; Metin Karakaş çok çalışmasına rağmen sevilmiyor.
Oldukça yoksul bir yaşamdan çıkıp gelen ve çocukluğunda altı patlamış ayakkabıları bile zor bulan Karakaş, şu anda kapıları korumalara açtırılan siyah camlı son model arabalarla geziyor.
Hizmetkarlık değil; padişahlık ve efendilik hevesinde...
Bu padişahlık ve efendilik hevesi o kadar doruklarda ki; geçmişinde kendisini eleştiren gazetecinin evinin kapısına bıçaklı saldırgan gönderebilecek kadar gözü dönebiliyor.
Zorbey olabilme hevesinde...
Karanlık insanlarla işbirliği içersinde...
Karakaş'ın Silivri'de siyaset için gösterdiği çalışmayı bir başkası gösterse kesinlikle heykeli dikilirdi.
Ama Karakaş bu ve buna benzer nedenlerden dolayı sevilmiyor.
Gelelim Hüseyin Turan'a...
Hüseyin Turan şimdiye kadar hiçbir zaman gerçek bir siyasi başarı kazanamadı.
Birbirimizi de kendimizi de kandırmayalım.
2004 yılında belediye başkanı olduğu seçimlerin sonuçlarını açın bakın;
Selami Değirmenci, Genç Parti'den aday olarak CHP'nin oylarını bölmeseydi; Hüseyin Turan seçimi kazanamıyordu.
2009 seçimlerinde ise hem merkezi hükümet hem de İBB desteğine rağmen sandıktan çıkamadı.
Akıllı ve mantıklı insanlara şimdi soruyorum;
Bunun neresi başarı?..
Kaldi ki, Hüseyin Turan, 2004 ila 2009 arasındaki belediye başkanlığı döneminde hiçbir zaman tam anlamıyla bir siyasi erke de sahip olamadı.
Metin Karakaş ile birlikte çift başlı, hatta Tülay Kaynarca'yı da sayarsak üç başlı bir yönetimin sembolik başkanı oldu Hüseyin Turan...
Özcan Işıklar ise kendi döneminde asla böyle bir şeye izin vermedi. İş siyasi erki paylaşmaya gelince hem Abdullah Yıldırım'ı, hem de Yılmaz Kandemir'i diskalifiye etmesini bildi.
Ve şimdi de sıra AK Parti üçlüsündeki son isim olan Tahir Sert'te...
Sert'in tek avantajı; AK Parti içerisinde ciddiye alınan tek Silivrili aday olmasıdır.
Onun dışında verdiği sözleri tutmamasıyla nam salan Sert'in, başka kendi köyü olan Çanta olmak üzere Silivri halkı nezdinde inandırıcılığı ve güvenilirliği yoktur.
Kendisini akıllı, çevresindeki insanları da salak yerine koyar...
1999 seçimlerinde DYP'den Silivri Belediye Başkanlığına adaylığını koymuş, ancak ikinci bile olamamıştır.
Velhasılkelam, sonuç olarak; AK Parti Silivri'de ciddi bir aday handikabı yaşamaktadır. Elinde vizyon sahibi bir adayı bulunmayan AK Parti sandıktan çıkamayacaktır.
Evet, şimdi de CHP'yi analiz edelim...
CHP içerisinde belediye başkanlığı için dört aday adayı var. Aday adaylığını ilk açıklayan isim olan Hüseyin Şahin, yirmi yıldır sürdürdüğü klasik taktiğini yine tekrarlıyor. Şahin'in amacı; Özcan Işıklar'ın kendisi ile pazarlık masasına oturmasını sağlamaktır. Şahin'in A planı; belediye meclis üyeliği ve imardan sorumlu başkan yardımcılığıdır. B planı ise; sadece belediye meclis üyeliğidir.
Ve aynı Hüseyin Şahin, belediye meclis listesine alınmadığı takdirde; artık bir klasik olduğu üzere seçimlerde başka partiye çalışacaktır.
Şahin, belediye meclis üyesi adayı olduğu 1989 seçimleri haricinde 1994, 1999, 2004 ve 2009 seçimlerinde hep mensubu olduğu partinin dışında başka partilere çalışmıştır.
Silivri siyasi tarihinin sayfalarında Hüseyin Şahin için bunlar yazmaktadır...
Henüz resmen açıklamasa da Abdullah Yıldırım'ın aday adayı olacağı söylenmekte ve kendisi de bunu doğrulamaktadır.
Ancak ben Yıldırım'ın ciddi anlamda adaylık umudu bulunmadığını ve bir süre sonra Selami Değirmenci lehine adaylıktan feragat ederek Özcan Işıklar'dan siyasi intikam almaya çalışacağını düşünüyorum.
Önümüzdeki süreç bu konuda yanılıp yanılmadığımı gösterecektir.
Şimdi analiz sırası Selami Değirmenci'de...
Aslında Selami Değirmenci için şimdiye kadar çok yazı yazdım. Aynı şeyleri dönüp dolaşıp tekrar yazmak istemiyorum. Fakat, muhtar tarzı belediye başkanlarının son temsilcisi olan Sait Girgin'den sonra yüksek tahsilli ilk başkan olması nedeniyle kendisi o dönemde rağbet gören bir politikacıydı.
Ancak günümüzde artık gerçek bir metropol haline gelen Silivri için Selami Değirmenci gibi hayatında doğru dürüst kitap kapağı bile açmamış ve devamlı kavga kültüründen beslenen bir ismin yetersiz kalacağıını düşünüyorum.
Değirmenci, sadece şöhretli ve tanınan bir siyasetçidir. Ancak vizyon sahibi değildir...
Özcan Işıklar, ise tam bir strateji adamıdır.
Vizyon sahibidir.
Kavgacı değil, uzlaşmacıdır.
CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu'nun "yüz akımız" diyerek nitelendirdiği tek belediye başkanı olan Özcan Işıklar'ın, CHP'nin adayı olarak 2014 seçimlerine katılacağını ve rahatlıkla ikinci kez belediye başkanlığı koltuğuna oturacağını düşünüyorum.
Evet, başkan adaylarının analizini bitirdik.
Şimdi, seçim dönemi siyasetinin daha farklı ve henüz tartışılmaya başlamayan bir yönüne dikkat çekmek istiyorum.
Silivri'de bu dönem başkanlık yarışı olmayacak. Ancak asıl mücadele CHP'den belediye meclis üyesi olmak isteyen isimler arasında yaşanacaktır.
Işıklar'ın, olası bir seçim kazasına uğramaması için meclis listesini çok dikkatli bir şekilde yapması ve bir takım şark kurnazı isimlerin oyununa gelmemesi gerekiyor.
İşte ilk aklıma gelen örnek...
Gözlemlediğim kadarıyla Gümüşyaka'da ciddi bir problem var.
Gümüşyaka'nın CHP'li Meclis Üyesi Tülay Sinkıl, 2009 yılında meclis üyesi olunca seçmenlerine sırt çevirdi. Verdiği sözleri unuttu. Bu nedenle Gümüşyaka'da defalarca protesto edildi. Ancak şark kurnazlığı yaparak seçimlere bir yıl kala yeniden hatır harıl çalışmaya ve Işıklar'ın gözüne girmek için çabalamaya başladı.
30 yıllık çok zeki bir siyasetçi olan Işıklar, eğer ki bu tür oyunlara gelmez ve çok sağlam bir meclis listesi yaparsa; tüm zamanların rekor oyu ile yeniden belediye başkanı seçileceğini ve Silivri Belediye Meclisi'nde rekor bir CHP üstünlüğü ile hiç zorlanmadan çalışmalarını sürdüreceğini düşünüyorum.
Sağlıcakla kalın...